Monte
Kristo Kontu’nda dil çok akıcıdır. Ne zaman başlayıp bitirdiğinizi
anlayamazsınız.
Edmond
Dantes bir gemide yardımcı kaptandır. Kaptanın bir yolculuk sıranda ölmesi
üzerine kaptanlık görevini devir alır. Kaptanın ölmeden önce ki son isteğini
yerine getirir ancak bu son istek Dantes’in başına umulmadık işler açar. Dantes’i
istemeyen gemi müdürü ve kuzeni birlik olarak bir plan kurarlar. Bu ikili Dantes’in
nişanlısı Mercedes’le evlenecekleri gece Napolyon’un ajanı olduğu gerekçesiyle
(kaptanın son isteğinde Napolyona gizli bir mektup taşıdığı gerekçesiyle)
tutuklanmasını neden olurlar.
Büyük
suçlamayla karşı karşıya kalan Dantes duruşmaya bile çıkamadan If Şatosu’ndaki
hapishaneye atılır. Burada önce ümitsizliğe düşer ancak daha sonra Abbe Farya ile tanışır. Bilge Abbe kendisine
ümidi tekrar aşılar ve çok kötü olan hapishane koşullarında hayata dair bildiği
her şeyi ona anlatır. Abbe Farya’nın kimseyi inandıramadığı gizli bir hazinesi
vardır ve hazinenin yerini Dantes’e özgür kalırsa alması için anlatır. Abbe
Farya hapishanede ölür Dantes bir şekilde Farya’nın cenazesi yerine geçer. Cenazeyi
kayalıklardan denize atarlar ve Dantes hapishaneden kurtulur. Dantes Abba
Farya’nın hazinesini bulur ve kendisine yapılan haksızlıkların intikamını almak
için Monte Kristo Kontu adıyla geri döner.
Kendisini hapse attıranlar önemli
mevkilere gelmiş ve nüfus elde etmişlerir. Monte Kristo Kontu onlarla yakın
ilişkiler kurar ancak onlar Dantes’i tanıyamazlar. Dantes tüm düşmanlarından
birer birer intikamını alır.
Bir
mektup bırakarak ortadan kaybolur...
Alexandre Dumas
1802
Yılında Fransa’da doğmuş, 1870 yılında Fransa’da yaşamını yitirmiştir. Ününü
macera romanlarıyla kazanmıştır. Eserleri arasında Monte Kristo Kontu, Üç
Silahşörler, Yirmi Yıl Sonra ve Demir Maskeli Adam yer almaktadır. Ünlü Fransız
yazarın eserleri 100 dile çevrilmiştir. Romanları birçok film ve diziye
uyarlanmıştır.
Hayatının
sonuna doğru Dumas'la tanışan İngiliz tiyatro yazarı Watts Phillips
onun hakkında "Dünyanın en cömert ve en büyük kalpli insanı. Aynı zamanda
da yeryüzündeki en eğlenceli ve bencil kişi. Lisanı bir yel değirmeni gibiydi,
bir kez harekete geçti mi ne zaman duracağını bilemezdiniz, özellikle de tema
kendisiyse" demiştir.